Birçok insan elektrikli araç çağı için heyecan duyuyor. Ancak şarj sürelerinin uzunluğu, menzilin yeterince uzun olmaması, fiyatların yüksekliği gibi etkenler yanında, şarj istasyonları, binalarda yapılacak yeni düzenlemeler gibi konular, kafaları karıştırıyor.
OTODİA.COM – 27.2.2022
Birçok insan elektrikli araç çağı için heyecan duyuyor. Hem çevre kirliliğini azaltacak hem şehirleri ve dünyayı daha az kirletecek hem de birçok ülkenin akaryakıtta dışa bağımlılığını ortadan kaldıracak olan elektrikli araçlar, hızla gelişiyor. Ancak bu araçlarla ilgili kafalarda henüz soru işaretleri var.
ŞARJ HIZLANACAK MI?
Elektrikli araçların çoğu artık daha hızlı şarj ediyor. İlk modellerde olduğu gibi günün yarısını alan süreler söz konusu değil. Yine de en hızlı şarj eden araçlar bile tam dolum için 3-4 saat kadar zamana ihtiyaç duyuyor. Ancak kimsenin bir yerde durup 3-4 saat, aracın şarj olmasın bekleyecek vakti yok. Akıllardaki en önemli soru, “Şarj dakikalar içinde yapılabilir hale ne zaman gelecek?” sorusu.
Hibrit araçlar da bu konuda fazla tatmin edici değil. Benzinin bitmesi durumunda hibrit motor, elektriğin gücüyle bir süre daha ilerleyebiliyor ancak bu şekilde gidilen mesafeler en iyimser modellerde bile 60 kilometreyi pek aşmıyor. Şehir içinde bu kabul edilebilir olsa bile şehirlerarası yollar için ciddi anlamda yetersiz olduğu söylenebilir.
BELKİ BİR GÜN: ŞARJ GEREKTİRMEYEN…
Bu konuda kimi firmalar, “şarj gerektirmeyen” elektrikli araçlar üzerinde de çalışmalar yürütüyor. Aracın yaptığı hareketin, geçmişte bisiklet dinamolarında olduğu gibi elektriğe dönüştürülmesi ve bunun da kendi bataryasını şarj için kullanılması gibi çalışmalar var. Ancak bu çalışmalar henüz tüketiciye sunulacak olgunlukta değil. Bu gerçekleşirse, belki de motoru çalıştırmak için ilk anda gereken küçük bir enerji miktarı, belki bir pil dışında bir kaynağa da şarj etmeye de ihtiyaç olmayacak. Ancak şu şimdilik bir hayal…
ŞARJ İSTASYONLARI
Elektrikli araçlarla ilgili bir başka cevap bekleyen soru şarj istasyonları konusu… Şarj istasyonlarının yeterince yaygın olup olmayacağından, nasıl çalışacaklarına kadar birçok konuda soru işaretleri var.
Aracını kendi oturduğu binada şarj etmek isteyenleri bekleyen soru işaretleri de henüz giderilmedi. Şehir merkezlerinde insanlar müstakil evlerde değil, çok katlı apartmanlarda ya da kalabalık sitelerde oturuyor. Bu binalarda şarj istasyonunun nasıl kurulacağı, nasıl işletileceği, masraflarının kimin tarafından ödeneceği soruları henüz yanıt bulmadı.
SERVİS VE TAMİR
Dizel ve benzinli araç teknolojisinin tarihi yüzyıldan daha uzun… Bu nedenle dünyanın hemen her yerinde standartlaşmış bazı tamir ve servis hizmetleri var. Ancak elektrik araç teknolojisi çok yeni… Bu nedenle bu araçları tercih edenlerin herhangi bir “usta” bulup tamirat yaptırma şansı olmayacak. Tamirat ve bakım işleri, muhtemelen sadece yetkili servislerde olacak. Bu da tamir ve bakıma ulaşmayı zorlaştırırken, maliyeti yükseltecek.
FİYAT UCUZLAYACAK MI?
Türkiye gibi araç fiyatlarının döviz kuru ve vergi yükü gibi nedenle yüksek olduğu ülkelerde bir başka önemli soru da “Elektrikli araç fiyatları ucuzlar mı?” sorusu. Yüksek teknoloji gerektiren bu araçların zaten yüksek bir maliyeti var. Bunun üzerine konulan yüksek vergi yükü, bir de döviz dalgalanmalarından etkilenince, fiyatlar da iyice yükseliyor.
Ancak bu konuda iyimser olmak için de gerekçeler var: Öncelikle, teknoloji sürekli gelişiyor ve bu sayede hem maliyet düşüyor hem de üretici sayısı artıyor. Bu nedenle elektrik araç fiyatlarının zaman içinde düşmesi ve çok sayıda seçenek olması kaçınılmaz. Ayrıca Türkiye’de TOGG örneği gibi yerli üreticiler de olacak ve bu da en azından döviz kurunun etkisini ortadan kaldıracak.